Çocuklar İçin Müzik Eğitimi Neden Önemli?

Çocuklar için müzik eğitimi zihinsel, fiziksel ve sosyal gelişim açısından çok faydalı. Peki, çocuk ve müzik ilişkisi ne zaman başlıyor? Müziğin çocuğun gelişimine etkileri neler? Hadi başlayalım!

Çocuk ve müzik ilişkisi ne zaman başlar?

Bazı araştırmacılara göre müzik yeteneği çocuklarda doğuştan var olan bir şey. Çocuklar doğumlarından itibaren seslere tepki veriyorlar. Ağlayarak, ses tonunu yükseltip ve alçaltarak mutluluklarını ve mutsuzluklarını ifade ediyorlar. Anne ve babayı ayak seslerinden tanıyorlar.

Çocuklarda müziğe karşı doğuştan gelen bu duyarlılığı, onların mırıldanmalarını dinleyerek, dans ve oyunlara olan uyumlarını takip ederek gözleyebilmek mümkün. Üstelik sesleri algılamada ve müzikal bir uyarana karşı dikkat göstermede yetişkinler kadar kabiliyetliler.

Merakın varsa böyle de bir şey yazdık: Anne Karnındaki Bebeğe Müzik Dinletmek Faydalı mı?

Okul öncesi dönemde yaşa göre müzik becerisinin gelişimi nasıldır?

  • 3-6 ay arası bebekler müziğin geldiği yöne doğru dönebiliyor ve bundan hoşlandıklarını gösterebiliyorlar.
  • 1 yaş çocuğu hareketli bir müziğe elleri ve sesiyle katılmaya çalışıyor. Tanıdığı bir şarkı tekrarlandığında aynı sesleri çıkarmaya çalışabiliyor. Bu dönemde, duyulan müziği seslendirme ön planda.
  • 2 yaş çocuğu müzik dinlemeyi seviyor ve kendi hareketlerini ritme uydurmaya çalışıyor.
  • 3-5 yaş çocuğu hareketlerle tepkiler vermekten ziyade, müziği oturarak dinleme eğiliminde oluyor. Bu da okul öncesi çocuğunun dinleme ve sessiz kalabilme alışkanlıklarını kazanmasına yardımcı oluyor.

Çocuğunun zihinsel becerilerini öğren: Yaşlara Göre Çocuklarda Bilişsel Gelişim Özellikleri

Müziğin çocuğun gelişimine etkileri neler?

Müziğin çocuğa faydaları uzmanlar tarafından uzun yıllardır araştırılan bir konu. Bu alandaki ilk çalışma, 14 Ekim 1993 yılında “Nature” dergisinde yayınlanan ve “Mozart Etkisi” adını taşıyan bir deney. Yapılan çalışmada 36 lise öğrencisine belli bir süre her gün 10 dakika boyunca Mozart’ın iki piyano için yazdığı sonatı dinletilmiş ve neticesinde çocukların IQ’larında artış görülmüş. Aynı gruba dinletilen farklı dans müziklerinde bu etki görülmemiş.

Yapılan bir diğer araştırmaya göre ise, okul öncesi çocukların beyninin bir plastik gibi olduğu ve erken yaşlarda verilen birtakım eğitimlerle beynin şekillendiği ve beslendiği gözlemlenmiş. Özellikle de beyin ve beden arasında bağlantı kurma, hem ruh hem de fiziğe etki etme açılarından piyanonun en etkili araç olduğu ortaya çıkmış. Okul öncesi çocuklara piyano dersi vermenin, fen ve matematikte üstün başarılar göstermek için gerekli olan zihinsel yapıyı oluşturmakta da en etkili yolu olduğu görülmüş.

Müziğin zeka gelişimine etkisi ne?

Müziğin zeka gelişimine etkisi çalışmalarla kanıtlanmış durumda. İsviçreli psikolog Jean Piaget, çocuklarda zeka gelişiminin en aktif olduğu 2-7 ve 7-12 yaş aralığında müzik eğitimi almanın;

  • Karışık sembolleri okuma ve algılama,
  • Uzun süreli yoğunlaşma ve dikkat,
  • Uzun şarkı cümlelerini ezberleme ve hafızada tutabilme,
  • Müzik kalıplarını öğrenebilme,
  • Müzik kurallarını algılayabilme,
  • Farklı müzik türlerini birbirinden ayırt edebilme gibi konularda etkili olduğunu söylüyor.

Bu yetilere sahip olan çocukların zihinsel faaliyetlerinde artış olmakla birlikte, sosyal ve motor becerileri de gelişiyor.

Oku: Çocuklarda Duygusal Zeka Geliştirme Önerileri!

Müziğin eğitime katkısı ne boyutta?

Müziğin eğitimdeki yeri ve önemi büyük. Müzik, şarkı ve tekerlemeler yoluyla okul öncesi dönemde çocuğun dil gelişimine katkıda bulunuyor. Ses ve dil gelişimine yardımcı olarak bilişsel gelişime ve soyut düşünmeye katkıda bulunuyor.

Yapılan araştırmalara göre, akademik dönemin başında ve sonunda okuma testi yapılan ilköğretim öğrencileri arasında, müzik eğitimi alanlar almayanlara göre daha başarılı sonuçlar göstermiş. Ayrıca test sonuçlarına göre, notaları doğru seslendiren çocukların, harfleri doğru seslendirme oranları daha yüksek.

Müziğin öğrenme üzerindeki etkilerinin de olumlu yönde olduğunu ve yaratıcılığı geliştirdiğini söylemek mümkün. Müzik matematikle iç içe olduğu için akademik becerilerin de gelişmesini sağlıyor.

Bu da ilgini çekebilir: Zeka Oyuncakları Çocuğunun Zihnini Geliştirecek!

Müzik eğitiminin çocuğun sosyal gelişimine etkisi ne?

Okul öncesi dönemde müzik ve dans, çocuğun sosyal gelişimi için de önemli. Müzik ve dans yoluyla kendini ifade edebilmeyi öğrenen çocuklar, yine müzik eşliğinde arkadaşlarıyla daha kolay bir şekilde iletişim kurabiliyorlar.

Okul öncesi dönemde müzik eğitiminin önemi bu noktada öne çıkıyor. Kendilerini ifade edebilme becerileri geliştiği için daha rahat sosyalleşebiliyorlar ve grup içerisine dahil olabilme becerileri gelişiyor. Çeşitli müzik türleri sayesinde çocuklar farklı kültürleri tanıyabilme imkanı buluyorlar.

Müzik estetik duyguları da güçlendiriyor. Çocuklar için müzikal etkinlikler özellikle bu anlamda çok faydalılar. Bir enstrümanı nasıl çalması gerektiğini öğrenmeye çalışan çocuk aynı zamanda ellerini ve ayaklarını nasıl tutması gerektiğini de öğreniyor. Bu süreç çocuğun sabrı ve disiplini öğrenmesini sağlıyor.

Bak, burada neler var: Okul Öncesi Eğitici Oyunlar İçin 10 Öneri

Çocuk gelişiminde müzik aleti çalmanın önemi ne?

Amerikan Akademisi Çocuk ve Yetişkin Psikiyatrisi dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, çocuklara müzik eğitimi vermek onlara duyguları kontrol etme, dikkat toplama ve kaygıyı azaltma konularında yardımcı oluyor.

Hareket kontrolü ve koordinasyon gerektirdiği için enstrüman çalmak beynin motor bölgelerinde olumlu yönde etki gösteriyor. Özellikle de matematiksel mantık alanlarında müzik eğitimi alan çocukların, hiçbir ders almayanlara oranla daha başarılı oldukları bilimsel bir gerçek.

Çocuklara müzik eğitimi veren kursları incelemek için tıkla!

Bu makaleyi arkadaşlarınla paylaş:

Kaynakça ve İleri Okuma

  • Selin ULUĞBAY, Müzik Eğitiminin Çocuk Zekasına Olan Etkileri, Anadolu Üniversitesi, Devlet Konservatuarı, Müzik Ana Sanat Dalı, Eskişehir, Türkiye.
  • Murkoff, H., Hathaway S., Arlene Eisenberg. Çocuğunuz Büyürken Sizi Neler Bekler? Dile Tunalı (Çev.). İstanbul: Epsilon Yayınları, 2005.